Keloğlan Masalları: Korkuluk

Keloğlan Masalları

Keloğlan Masalları: Korkuluk, çirkin cadı yine bir gün evinde bir iksir üzerine çalışırken iksirin tamamlanması için kırmızı mercana ihtiyacı olduğunu düşünür. Yine aynı gün Uzun ve Huysuz mercan toplamak için sandalla denize açılırlar. Huysuz sandalda beklerken Uzun denize dalar. Hem kırmızı mercan toplayıp, hemde akşam yemeği için balık yakalamayı umar. Tam mercanların yanına yaklaşırken arkasından bir köpek balığı yaklaşır.

Köpekbalığı tam saldıracakken Uzun eğilir balık başını taşlara çarpıp bayılır. Huysuz yukarıda yine huysuzlanmaya başlar. Nerede kaldı bu Uzun diye söylenirken Uzun çıkar. Mercanları topladığını, birde akşam yemeği için köpek balığı yakaladığını söyler. Huysuz sakın onu sandala atma demeye kalmadan kocaman balığı sandala atar. Sandal alabora olurken Huysuz da denize düşer. Bu sırada keloğlan ve Bilgecan dede evde bir icat için uğraşırken yine küçük bir patlama olur. Dumanlar içinde dışarıya çıkarlar. Dumanın etkisinden Keloğlan'ın gözleri bulanık görmeye başlamıştır. Bilgecan dede ona bir gözlük verir. bu halde annesinin yanına gider. Başına gelenleri anlatır. Annesi yine işlerden kurtulmak için numara yaptığını düşünür. Daha sonra bahçede beraber. çalışırlar. çok çalışmaktan yorulan Keloğlan dinlenirken annesi ona börek ve soğuk ayran getirir. Börekleri Bilgecan dedeye götürüp beraber yemelerini söyler.

Uzun ve Huysuz mercanlar ve kocaman köpek balığı ile cadının evine gelirler. Cadı mercanları alıp üzerinde çalıştığı sihirli korkuluğu tamamlar. Korkuluk canlanıp yürümeye başlar. Cadının amacı güçlü korkuluğu ile Bilgecan dedeyi yakalayıp güçlerini geri almaktır. Cadı korkuluğu alıp Uzun ve Huysuz ile birlikte Bilgecan dedenin evine gider. Kapıyı çalarlar. Bilgecan dede kapıyı açınca korkuluk onu yakalayıp bağlar. Cadı korkuluğu çatıya gönderip gözcülük yapmasını söyler. Kendisi ve iki haydut da içeride güçlerinin yazılı olduğu kağıtları aramaya başlarlar. Bu sırada Keloğlan Bilgecan dedenin evine doğru gelmektedir. Keloğlan'ın yaklaştığını gören sihirli korkuluk çatıdan söktüğü tahtaları ona doğru atmaya başlar. Keloğlan hemen bir kayanın arkasına saklanır. İçeriden Bilgecan dedenin seslerini duyar. Ters giden bir şeyler olduğunu anlar. Elindeki börek bohçasını ileriye doğru atar. Korkuluk o tarafa bakınca hızla eve doğru koşar. İçeride Bilgecan dede eli kolu bağlı otururken cadı ve diğerleri bütün kütüphaneyi boşaltmış birşeyler arıyordur.

Dedeyi kurtarmalıyım diye düşünürken arkadan korkuluk gelip onu yakalar. Bilgecan dedenin yanına oturtup başlarına korkuluğu dikerler. Bu sırada Uzun'un yine sakarlığı tutar. Elindeki kitap fırlayıp korkuluğun başına çarpar. Gözlükleri yere düşünce gözleri görmez olur. Bunu fırsat bilen Keloğlan üst kata tırmanıp tahta merdiveni aşağıya atar. Gözü görmeyen korkuluk yanlışlıkla Huysuz'u yakalar. Cadı yanlış kişiyi tuttuğunu gidip Keloğlan'ı yakalamasını söyler. Cadı gözlüğü bulup korkuluğun gözüne takar. Korkuluk iki zıplamada çatıya çıkar. Keloğlan'ın peşinden gözetleme kulesine tırmanır. Keloğlan köşeye sıkışmıştır. Korkuluk onu yakalayıp sarsmaya başlar. Bu sırada Keloğlan korkuluğun gözünden gözlüğünü alıp Bilgecan dedenin kendisine verdiği gözlüğü takar. Korkuluk bir anda değişir. Keloğlan'ı elinden bırakır. Aşağıya inip Uzun ve Huysuz'u yakalar.

Cadı onları bırak yoksa seni eski haline çeviririm deyince korkuluk onun da üzerine yürür. bunu üzerine cadı sihirli değneğini onun üzerine sallar. Korkuluk o kadar hızlıdır ki sihirleri ona isabet edemez. Yanlışlıkla sihir isabet eden uzun ve Huysuz kaskatı kesilirler. Korkuluk cadıyı ormana doğru kovalar. İşlerin yoluna girmesiyle Keloğlan evine döner. Annesinin yüzü gülüyordur. Aferin oğlum bütün bahçeyi toplayıp düzenlemişsin gel sana yemek hazırlayayım der. Buna hiçbir anlam veremeyen Keloğlan bahçeye baktığında korkuluğu orada görür. Korkuluk, Keloğlan'dan önce eve gelip bütün bahçe işlerini tamamlamıştır. Daha sonra sihrin etkisi geçmiş sıradan bir korkuluk olarak bahçedeki yerini almıştır.

Benzer Birkaç Keloğlan Masalları Hikayesi Daha!

Bu hikayeyi beğendiyseniz, neden koleksiyonumuzdaki diğer eğlenceli "Keloğlan Masalları" hikayelerden birini daha okumuyorsunuz: